WhatsApp o telefonlardan desteğini kesiyor
Eylül 25, 2018İran nükleer anlaşmasının imzacı tarafları, Amerika Birleşik Devletleri’nin çekilme kararına rağmen anlaşmayı ayakta tutmak için kararlılıklarını bir kez daha yineledi.
Washington yönetiminin, 2015’te imzalanan tarihi anlaşmadan tek taraflı çekilmesiyle zorlu müzakereler sonucu varılan mutabakat sallantıya girmişti.
Birleşmiş Milletler (BM) 73. Genel Kurulu kapsamında New York’ta bir araya gelen Fransa, Almanya, Çin, Rusya, İngiltere ve İran’ın dışişleri bakanları nükleer anlaşmayı masaya yatırdı.
Avrupa Birliği Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini’nin başkanlığından toplanan bakanların yayınladığı ortak bildiride. nükleer anlaşmanın ‘tam ve etkili’ bir şekilde uygulanmaya devam edilmesi hususundaki kararlılığın altı çizildi.
Tahran yönetimiyle ticareti sürdürmek için özel ödeme kanallarını da içeren yeni bir mekanizma oluşturulacağının açıklandığı bildiride, ABD’nin anlaşmadan tek taraflı olarak çekilmesi ve tekrar yaptırım uygulama kararının ardından pratik çözümler bulunması konusunda uzlaşıldığı belirtildi.
Anlaşma ne içeriyor?
12 yıl süren zorlu müzakereler sonucu 14 Temmuz 2015’te imzalanan anlaşmayla, İran’ın nükleer programını azaltması, bunun karşılığında da İran’a yönelik yaptırımların kaldırılarak İran’ın küresel ekonomiye dahil olması hedefleniyordu.
Tahran yönetiminin nükleer çalışmalarını 10 yıllığına kontrol altına alan tarihi anlaşma Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının (UAEA) yetkililerine, İran’ın nükleer güç tesislerinde denetim yapma hakkı sağlamıştı.
Anlaşmayla Tahran yönetimi, çalışmalarını, nükleer güç tesisinde kullanılabilecek yüzde 3 düzeyinde zenginleştirilmiş uranyum üretme kapasitesinde sınırlandırma ve 20 bin olan santrifüj sayısını 10 yıl boyunca 5 bin 60 ile sınırlı tutma sözü verdi. Nükleer silah üretimi için uranyumun yüzde 90 seviyesinde zenginleştirilmesi gerekiyor.
Geçtiğimiz mayıs ayında, ABD Başkanı Donald Trump anlaşmadan çekildiğini ve Tahran’a yönelik askıya alınan yaptırımların yeniden uygulanacağını duyurmuştu.(BBC)