Otelciye, ‘iç pazar potansiyelinize müdahale ediyorsunuz’ uyarısı
Şubat 13, 2019TatilBudur Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Kemal Çubuk, 2019 sezonuna ilişkin TurizmGüncel’e değerlendirmelerde bulundu. Fiyatlara fahiş zam yapan otelcilerin iç pazarda kendi potansiyellerine müdahale ettiğini kaydeden Çubuk, yurt dışında hiçbir pazarın Türkiye ile uzun süreli ilişki kurduğuna tanık olmadığına işaret ederek iç pazarın önemine dikkat çekti.
2019 sezonunda iç pazarın durumu söz konusu olduğunda Türk otellerinin özellikle Avrupa’da bir cazibe merkezi haline geldiğinin görüldüğünü belirten TatilBudur mecidiyeköy günlük kiralık Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Kemal Çubuk, ‘Tabi kurlardan dolayı iç pazar fiyatları ciddi bir zamma tabi oldu. Bu zamana kadar ki satışlarımıza baktığımızda, müşterilerimizde bir bekleme eğilimi olduğunu görüyoruz.’’ dedi.
‘’TÜKETİCİ HALA BUNA YATIRIM YAPIYOR AMA…’’
Daha önce yerli misafire sezon yaklaştıkça fiyatların aşağı yönde seyretmesi gibi deneyimlerin yaşatıldığını ifade eden Mustafa Kemal Çubuk, ‘’Bence tüketici hala buna yatırım yapıyor. Çünkü yerli turist daha önce bu kadar yüksek oranlı bir fiyat artışına tabi olmadı. Bu saptamalarımız, şubat-mart ayını da bu endişelerin gölgesinde geçireceğimiz yönünde. Ama mart ayından sonra durum değişecektir. Çünkü Türkiye’de bir fat düşünü pek olası bulmuyoruz.’’ ifadelerini kullandı.
‘’İÇ PAZAR BİR ŞEKİLDE YOLUNA DEVAM EDECEKTİR’’
Türkiye’de son dönemde her şeyin fiyatının yeniden değerlendirildiğini ve bu nedenle fiyat düşüşünü beklememek gerektiğini kaydeden Çubuk, ‘’Maliyetlerde artışlar var. Türkiye’de konaklama tesislerinde kalmanın bedeli de yeniden realize oldu. Yıllardır büyüyen osmanbey günlük kiralık ve büyümek zoruna olan bir iç pazarla karşı karşıyayız. Bir şekilde karşılık bulacak. Ama nasıl olacak? İnsanlar tercihini değiştirebilirler; 5 yıldızlı otellere gidenler 4 yıldıza dönebilir, tatil sürelerini kısaltabilir. Endüstri bir şekilde yoluna devam edecektir.’’ şeklinde konuştu.
TatilBudur’un 2019 için daha fazla ürün aldığını ve daha stok tuttuğunu belirten Mustafa Kemal Çubuk, ‘’Ciddi sayıda otelimiz ve kontenjanımız var. Bu kontenjanları satışa dönüştüreceğiz ve pazar payı anlamında önceki yıllara nazaran benzersiz bir sıçrama yapacağımıza inanıyoruz.’’ dedi.
‘’YÜKSEK ZAM YAPAN OTELLER İÇ PAZARDA KENDİ POTANSİYELLERİNE MÜDAHALE EDİYOR’’
İç pazarda fiyatlar ortalama yüzde 40-50, hatta bazı tesislerde yüzde 100 arttı ama hedef kitlenin gelirinde böyle bir artış söz konusu değil. Bu durum teknik olarak iç pazarda bir daralmaya işaret etmez mi?
Yüzde 100 fiyat artışı yapan otellerin iç pazardaki potansiyellerine müdahale ettiklerini düşünüyorum. Bunu tercih eden otel bizim portföyümüzde de var. Böyle nişantaşı günlük kiralık bir fiyat artışı iç pazarda pazar payının kaybedilmesi anlamına da gelir. Yani iç pazara 100 odanızı tahsis ettiyseniz, artık iç pazara 60 oda ile hizmet vereceğiniz anlamına gelir.
‘’HİÇBİR PAZARIN TÜRKİYE İLE UZUN SÜRELİ İLİŞKİ KURDUĞUNA TANIK OLMADIM’’
Ama bütün otellerde böyle bir artış yok. Tüketicinin konaklayacağı başka tesisler var. Ben otelci arkadaşlara ‘ne yapıp edelim tüketiciyi otellerden kaçırmayalım’ diyorum. Biliyorsunuz, villalar, günübirlik evler gibi hiçbir güvenliği ve resmiyeti olmayan konut kiralama gibi bir sektör var ve bunlar turistik destinasyonlarda da ne yazık ki ön planda. Otelcilerin sadece konjonktürel gerekçelerle iç pazara yaptığı zamlar, günün sonunda sektöre zarar verir. Bizim mazur gördüğümüz artış oranı, kurla ve enflasyon artışıyla desteklenmiş artış oranları. Kurlardan fiyatlayıp ikinci, üçüncü tur yapılan zamlar o otellerin pazar paylarını kaybetmelerine işaret eder. En azından kendi kısa deneyimimde, hiç bir pazarın Tükiye ile çok uzun süreli ilişki kurduğuna tanık olmadım. Ama bizden, ama pazarın kendisinden kaynaklı nedenlerle, pazarlar zaman zaman durma noktasına gelebiliyor.
2016 sezonunda Avrupa ve Rusya pazarlarında büyük kayıp yaşandı ve tesisleri iç pazar ayakta tuttu. 2017 sezonunda da iç pazarın yine büyük desteği oldu. Otelciler bu dönemde iç pazarın önemini anlamadı mı sizce?
‘’EN NİHAYETİNDE BU BİR TİCARET VE OTELCİ DE TACİR’’
Otelcilere ‘hiçbir pazar yokken iç pazarla otellerinizi doldurdunuz’ demek hoşumuza gitmiyor. En nihayetinde bu bir ticaret ve otelci de tacir gibi düşünmek zorunda. Buralarda onlarla beraberiz. Otelcilik binlerce kalem satın alma yapılan nadir iş kollarından biri. Dolayısıyla siz bu işin içine zeka ve strateji katmak zorundasınız. Zeka ve stratejiden arındırılmış her türlü politika bence duvara çarpmaya mahkum. ‘Şu anda İngiltere pazarından benim otelim çok iyi rezervasyon alıyor, maşallah kur da çok yüksek. Nasıl olsa ben bunu son dakikada olsa da İngilize satacağım. İç pazarı lazım olunca düşünürüz’ mantığıyla bu işe yatırım yapan insanlar, sonrasında hangi fiyatı verirse versinler, iç pazarda karşılık bulamadılar ve maliyetlere yakın seviyelerde iç pazara fiyat verdiler. Neden? Çünkü iç pazarda bir bilinirlikleri yoktu. Şimdi aynı şeyi tekrar eden bir otelciye söylenecek çok fazla bir şey yok. Bu ülkede otelcilik maziniz 1-2 yıl değilse bunları biliyor olmalısınız. Ama bunları bile bile böyle aksiyon alıyorsanız yapacak bir şey yok.
‘’PARTNER OTELLERİMİZ ZURURİYETTEN DOĞAN ZAMLARI YAPTI’’
Sizin partner otelleriniz daha mı az zam yaptı?
TatilBudur olarak partnerlerimizle bu tip politikalara çok fazla tanıklık etmedik. Evet, bizim partnerlerimizin de maliyetlerden kaynaklı olarak zam yaptılar ama ben bu zamları yaparken piyasayı iyi okuduklarını, piyasanın gerektirdiği, zaruriyetten doğan zamları yaptıklarına inanıyorum. Yüzde 100’ü aşan zamların bizim portföyümüzeki otellerde gerçekleşeceğini düşünmüyorum.
‘’HER TÜRLÜ ŞEKLE GİREN İÇ PAZAR YOK SAYILAMAZ’’
O zaman iki tür zam var; biri konjonktürel diğeri zorunluluktan yapılan?
Yapması gereken zammı yapan da pazar için fedakarlık yapıp, iç pazarı kaybetmemek için daha az zam yapan da, ‘ben günümü kurtarırım, seneye Allah kerim’ diyerek yüzde 100 zam yapan otelci de var.
Biz yüksek zammı doğru bulmuyoruz. Çünkü bir pazardan misafir alabilmeniz için siyasi sorun yaşanmaması, ekonominin stabil olması, bizim ülkemizde de her şeyin stabil olması, geçmiş senede iyi performans göstermiş olması ve siyasi sorun yaşanmamaması lazım…. Yani bir İngiltere pazarında her şeyin yoluna girmesi için bi sürü nedene ihtiyacınız var. Ama bir iç pazarda iyi performans alabilmeniz için hiçbir şeye ihtiyacınız yok. Ne uçak, ne tren ne de otobüs gerekiyor. İnsanlar arabasına atlıyor ve tatiline çıkıyor. Her türlü şekle girebilen iç pazar gibi bir ana pazarımız varken bunu yok saymak, kapının dışına itmek çok büyük stratejik hata olur.
‘’BÜYÜK TUR OPERATÖRLERİNİN DİREKT HEDEFİNDE OLMAYAN NOKTLAR ÖNE ÇIKIYOR’’
Fiyat artış oranları Antalya ve Ege’de ne durumda, iç pazar talebi hangi yöne ağır basıyor?
Antalya dış pazarlardan birinci elden talep aldığı için büyük fiyat artışları çoğunlukla Antalya’da yaşandı. Bu durum, Ege’de özellikle küçük destinasyonlarda ciddi bir talep artışını beraberinde getirecek; Seferihisar, Özdere, Datça, Didim, Ayvalık… Büyük tur operatörlerinin direkt hedefinde omayan bölgeler iç pazarda çok ciddi katma değer elde edecek. Tüketici yönünü buralara döndüğünde, yeniden eski bölgelere dönmesi de çok kolay olmayacak. Dolayısıyla Ege’ye ve alt bölgelere doğru bir kayma var, daha da olacak. Bu d aslında alternatif bölgeler için bir fırsat. Yani Tük pazarını tekrar Antalya’ya döndürmek şok kolay olmayacak.
‘’SEÇİLMİŞ ÜRÜN ADEDİMİZİ ARTTIRDIK’’
Peki siz 2019’u nasıl planladınız?
2019 yılında müşteri sayımızda bir artış bekliyoruz. Bunun sebebi belli; satın almamızı yaparken seçilmiş ürün adedimizde artışa gittik. Kontenjanlarımızı birçok noktada bloke ettik. Yani bugün satamadığımız ürünü yarın satışa döndüreceğiz. Satın alma türümüzün de etkisiyle, kişi sayımızda da artış olacak. Biz zaten uzun yıllardır boyunca yüksek artış performansıyla seyreden bir şirketiz. Ben 2019’un 2018’e nazaran, karlılık sorunu yaşamadan çok daha ciddi bir artışla kapatacağımızı düşünüyorum. Biz zaten bu senaryoyu öngörerek satın alma yapmıştık. Dolayısıyla bize şu and sürpriz olarak gelmiş bir şey yok. Fiyatların aşağı-yukarı bu noktalara gelebileceğini öngörmüştük.
‘’PAKS KAYBIMIZ TELAFİ EDİLEBİLİR DÜZEYDE’’
Portföyümüze çok fazla yeni ürün katıldı. Antalya çanağında çok fazla sıkışma olacağını bildiğimiz için burada fazla sayıda ürün aldık. Yeni grup marka otelleriyle iş birliği yaptık. Bu da bizim sadece ciro değil, hacim olarak da büyüyeceğimizi gösteriyor. Şu ana kadarki paks kaybımız telafi edilebilir düzeyde. Zaten bunun önemli bir kısmı yakın tarihli kayıplar; kış bölgeleri, termal oteller gibi.. Genel olarak yaz dönemine ilişkin kaybımız bir önceki yıla nazaran çok daha düşük seviyelerde.